Tam 100 yıl önce bugün, yüzlerce filme ve kitaba ilham kaynağı olan olağanüstü topyekûn bir mücadelenin, düşman kuvvetlerinin ibret ve hayranlıkla izlediği, yedisinden yetmişine, kadınından erkeğine vatanını seven her Türk’ ün “Ya istiklal ya ölüm” ilkesiyle cepheye koştuğu bağımsızlık mücadelesinin ilk adımı atılmıştır.

19 Mayıs 1919 Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasına giden yolun başlangıcı olmuştur. Bugün sahip olduğumuz bağımsızlığımız, Cumhuriyetimiz, demokrasimiz 19 Mayıs’ta başlatılan mücadelenin eseridir.

Kazanılan büyük zaferden sonra Mustafa Kemal bugünü, çok güvendiği ve ülkenin geleceğini emanet etmekten çekinmediği Türk Gençliğine bayram olarak armağan etmiştir. Gençliğe Hitabe’de bu önemli görevi şöyle dile getirmiştir: "Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir."

Bu emaneti bugüne kadar büyük bir onurla koruyan, bu sorumluluğu gururla taşıyan gençlerimiz ve ulusumuz, bundan sonra da aynı şekilde taşımaya devam edecektir. Bundan hiç kimsenin kuşkusu ve endişesi olmasın. Atatürk’ ün emanetini fikri hür, vicdanı hür, cumhuriyet ilkelerine bağlı, içi Atatürk sevgisi ile dolu, çalışkan Türk gençliği sonsuza dek koruyacak ve yaşatacaktır.

Cumhuriyetimizin teminatı, Ulu Önderin emanetinin bekçisi olan gençlerimizin "19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı" kutlu olsun."